Kategoriler
PC World

Hayallerin Windows’u

PC World Nisan 2009Windows, kuşkusuz ki en çok kullanılan ve tercih edilen işletim sistemi… Bu kadar çok kullanıcısı olan bir sistemin de haliyle dertleri, sorunları bitmek nedir bilmez. Microsoft zaman zaman, mevcut sistemlerinin daha sorunsuz çalışması için çeşitli güncelleme ve yamalar çıkarıyor. Bu yardımcı uygulamalar çeşitli sorunlara derman oluyor. Ancak dedik ya kullanıcı sayısı fazla diye… Maalesef bu yardımcılar herkeste aynı etkiyi göstermeyebiliyor. Bu tür durumda sizin birşeyler yapmanız gerekiyor.

İlk günkü gibi bir Windows herkesin hayali… Ancak bunun için biraz fazla zaman harcamalı ve neler yapmanız gerektiğini çok iyi bilmelisiniz. Siz bu zahmetlere girmeyin diye sıkı bir konu hazırladık. Gittikçe yaşlanan ve ağırlaşan Windows’unuza doping takviyesi yapabileceksiniz. Yazımız içerisinde bahsi geçen, kullanmanız gereken programları da ayrıca DVD’mize dahil ettik.

Windows 7 macerasını birçok kişi bekliyor. Yeni çıkan deneme kopyası olarak adlandırılan sürüm öncekilerden çok farklı… Merak edilen şey ise bu yeni sistemin XP’nin katili olup olamayacağı… Tüm detaylar ilerleyen sayfalarda sizi bekliyor.

Bahar aylarına girdiğimiz şu günlerde dijital fotoğraf makineleriyle dağda kırda gezme zamanı başlıyor. Buralarda çekilen resimleri düzenlemek için kullanmanız gerekenler programların tanıtımları ilerleyen sayfalarda, programların kendilerini ise DVD’mizde bulacaksınız.

PC World dergisi Nisan 2009 sayısı Editörden yazısıdır.

Kategoriler
Yazılım

Ekran koruyucum saat olsun diyenlere…

Bilgisayarın boşta kaldığı zamanlarda ekranda çeşitli resimler mi geliyor? Hep aynı, klişe şeylerden sıkılanlar için bir önerim var: PolarClock

Mac ya da Windows farkı olmaksızın iki işletim sisteminde de çalışabiliyor. Ayrıca Türkçe desteği de var.

polarclock

Windows sürümünü ya da Mac sürümünü indirip herhangi bir programı kurar gibi kurmanız bu ekran koruyucuya sahip olmanız için yapmanız gereken basit şey.

Kategoriler
PC World

Değişimdeki yerinizi alın

PC World Ocak 2009Yepyeni bir PC World’e hoşgeldiniz. İlerleyen sayfalarda neler olduğunu merak edenler için küçük bir ipucu vereyim: Çok farklı bir PC World sizi bekliyor. Özellikle “meslek sırrı” sayfalarındaki konularımızın oldukça ilgilinizi çekeceğini düşünüyorum. Bölüm ismine bakıp, “ben yapamam”, “bana zor gelir, uğraşamam” diye sakın düşünmeyin. Çünkü bu konuları uygulamak oldukça kolay. İçeriğinde ise kendi kendinize yapabileceğiniz bölümler yer alıyor. Önümüzdeki aylarda daha fazla meslek sırrı içeriği ve sizlerden gelen önerilere göre daha da renkli, hareketli sayfalar hazırlamayı düşünüyoruz. Bu konudaki öneri ve görüşlerinizi merakla bekliyoruz.

Boyut olarak da farklı bir PC World’ü farketmişsinizdir. Daha okunaklı ve taşıması kolay bir PC World, daha kaliteli bir baskıyı ilk sayfalardan itibaren görmüş olmalısınız. Rakiplerimizden her zaman farklı olduğumuzu PC World okuyucuları her zaman hissetmiştir. Örneğin haberler sayfası… Okurlarımız www.pcworld.com.tr’den sürekli olarak güncel haberleri takip edeceğini bilirler. Eskiyen haberleri yeniden dergiye taşımayı artık bıraktık. Bunun yerine özet haberlere yer verdik. Haberlerin tamamı ise her zamanki gibi PC World Online’da… Sıkıcı, uzun konular da artık tarih oldu. Okuması daha keyifli bir dergi ile tanışmaya hazır olun.

Bu ayın konu önerisi iki tane: Yukarıda da belirttiğim gibi “meslek sırrı” konuları olduça dikkatinizi çekecektir. İlerleyen aylarda artacak konu çeşitliliği sayesinde, dergiyi ay içerisinde elinizden bırakamayacağınızı düşünüyorum. Ayrıca Gökhan’ın başından geçen Ubuntu macerası ise sıkı bir Windowsçunun neler yaşadığının açık bir ifadesi, kaçırmamanızı öneririm.

Herkese sağlıklı, mutlu ve huzurlu bir 2009 yılı diliyoruz…

PC World dergisi Ocak 2009 sayısı Editörden yazısıdır.

Kategoriler
PC World

1, 2, 3, 4, 5, 6 ve sonunda 7…

PC World Aralık 2008Ne insanlar tanıyorum; yıllardır bilgisayar kullanırlar ve daha bir adım bile ilerleme kaydetmemişler. Yıllardır bilgisi, yaptıkları hep aynı… Çünkü kullandıkları programı hangi sürümde öğrendilerse yıllar geçmesine rağmen aynı sürümü kullanmaya devam ediyorlar. Aslında suç onlarda değil… Kimse söylememiş ki; bak bu var, bu şekilde bunları yapıyorsun diye gösterseler belki de saniye kaybetmeden geçiş yapacak. Ancak kimisi de inatçı. Ama inadı korkudan. Daha yeni bir programı ya kullanamazsam korkusuyla için için yer kendini… Bu tür eskide kalmış olanlar bir şekilde işlerini görürler. Kullandıkları programın çerçevesinde istediklerini güç bela da olsa hallederler. Bu kesime grafikerler ya da daha doğru bir ifade ile grafik operatörleri örnek gösterilebilir. Hepsi değil tabii ki de…

Ancak kimileri de vardır ki onlar daha bir alem… İsterler ki tüm programları hep son sürüm olsun herkesten önce onlar kullansın, sağa sola hava yapsınlar. Ancak bir de onları programı kullanırken görün. Tam bir rezillik. Son sürüm program kullanıyorlar ancak 4 sürüm önceki gibi… Mesela Photoshop CS4 kullanıyorlar ama daha layer’larla çalışma ya da mask özelliği rüyalarına bile girmemiş.

Kimileri ise çok daha tuhaftır. İhtiyacı olmadığı ya da daha doğrusu; doğru düzgün bilgi sahibi olmadığı için sırf sağdan soldan, dayıoğlundan duyduğu için çeşitli programları kullanma hevesine girerler. Kullanma derken, yazıhanede üstü dantelli örtü ile kaplı en az 5 yıllık bir bilgisayara komşunun oğluna zorla yükletilmiş olan son sürüm Office gibi bir programdan bahsediyorum.

İşletim sistemleri de bu şekilde… Bana göre Vista’yı beğenmeyen çoğu insanın, beğenmeme sebebi XP gibi kullanmasından, beklentilerinin öyle olmasından kaynaklanıyor. Zaten “çok yavaş” herkesin ortak düşüncesi. Ancak neden yavaş hiç araştırdınız mı? “Bilgisayarı açıyorum sabit disk bir dakika bile susmuyor.” feryadına mutlaka birçok forumda rastlamışsınızdır. Ee sen aradığını daha hızlı bul diye indeksleme yapıyor da ondan disk susmuyor. Ama istersen tabii ki de kapatabilirsin bu özelliği…

Bunun gibi birçok problem bizim forum da dahil birçok forumda en fazla okunan başlıklar altında yer buluyor kendine… İnsanlar daha bu soruların yanıtlarını alamadan(!) bir de Microsoft, Windows 7’yi çıkaracağını duyurdu ve betasını dağıttı bile… Windows 7’deki beklentilerinizi XP’deki gibi olacaksa bence siz XP kullanmaya devam edin. Ancak farklı bir yapı ve yenilik gözüyle bakıyorsanız ve “kendimi de yenileyeceğim” diyorsanız buyrun Windows 7’ye merhaba deyin.

Olayın mantığını kavradıktan sonra; Windows 7 kullanmışsınız, Mac OS X ya da Ubuntu kullanmışsınız hiç farketmez. Siz kullanıcıysanız işletim sisteminin derinliklerinde yatanlar sizi ilgilendirmemeli. Sistemi bilgisayarınıza yükleyin ve sadece kullanın. Dosyalarınızı düzenleyin, internette sörf yapın, e-posta gönderip alın. Zaten daha farklı şeyler için insanlar daha farklı sistemler kullanıyorlar. Windows 7 Microsoft’un son sistem projesi. En az 1 yılı daha var finale gelmesi için. Ancak test ettiğimiz kadarıyla, Vista yerine beta sürüm kullanmak bizce daha avantajlı. Yenilikleri ise insanı heyecanlandırıyor. XP, Vista ve 7 serüvenine şahit olmak istiyorsanız; sizi, ilerleyen sayfalara davet ediyorum.

Not: PC World dergisi Aralık 2008 sayısı Editörden yazısıdır.

Kategoriler
PC World

Bu kadar korkmayın bilgisayardan

PC World Nisan 2008Yıllardır laf anlatamadım birçok kişiye… Bizler öncelikle öğrendiğimiz şeyleri yakın çevremizle paylaşırız. Önce onlara anlatır, önce onlara aktarırız bildiklerimizi. Ondan sonra dergiye yazarız. Bu da aylık dergiciliğin dezavantajlarından birisidir.

Ancak yıllardır yakın çevrem de dahil olmak üzere anlatamadığım birşey var: İhtiyaç fazlası programların bilgisayarda tutulması, inatla ve inatla Windows’tan bir şey silmeden sürekli aynı işi yapan şeyleri yükleme hevesi…

Yıllardır tanıdığım birkaç arkadaşım kendi şirketlerinde ihracat işi ile uğraşıyorlar. Telefon faturaları ise sürekli kabarık geliyordu. Ta ki ben bunları Skype ile tanıştırana kadar. Şu anda söylesem Skype ile ilgili 10 sayfa dosya konusu yazarlar. Öyle bir kullanır oldular ki neredeyse ofisteki telefonları iptal edecekler.

Bu arkadaşların iletişim yöntemi Skype dışında e-posta ve MSN mesajlaşma sistemi. Arada boşluk bulurlarsa İddaa’dan kupon yaparlar, oyun sitelerinde oyun oynarlar, Facebook’tan ona buna “Osmanlı Pokesi” gönderirler. Böyle iş olur mu demeyin, oluyor.

Ancak bu arkadaşlar sürekli olarak teknolojiyi de takip ediyorlar. (Dergimize aboneler de oradan biliyorum 🙂 ) Yeni gördükleri herşeyi de hemen isterler ve satın alırlar. Vista çıkınca tutturdular ofisteki bilgisayarlara Vista yükleyelim, arabirimi çok güzel, modern bir firmayız falan demeye.

Yükledik Vista’yı ancak bilgisayarları 2-3 yıllık olduğu için performans alamadılar tabii… “XP uçuyordu bu Vista neden böyle?” deyip bocaladılar. Madem bir geçiş olacaktı tam olması için kızkardeşime verdiğim P4 laptop’a yaptığımı yaptım. O da bilgisayarın yavaş çalışmasından şikayetçiydi ve bu ayki DVD’miz içerisinde de bulacağınız Linpus Lite’ı yükleyiverdim. Sekmelere ayrılmış bir işletim sistemi ve ne yapmak istiyorsanız seçip yapabiliyorsunuz. Bilgisayar başındaki vaktinin çoğunu internette geçirenler için oldukça yararlı bir işletim sistemi. Üstelik ücretsiz. Bizim arkadaşlara da yükledik sesleri sedaları çıkmaz oldu.

Herkes kullanıyor diye siz de Windows kullanmak zorunda değilsiniz. Windows’ta çalışan birçok programın ücretsizi var. Bilgisayarın sizi kontrol etmesine izin vermeyin, o size uysun. Sadece Linpus değil, Pardus kullanın, Open Office kullanın, Thunderbird kullanın. Korkmayın artık şu bilgisayardan.

Kategoriler
PC World

10 kaplan gücünde(mi)yim?

PC World Ocak 2008Bizleri bilgisayarlarımıza bağlayan şey nedir? Herkesin aklına ilk gelen, “yaptığımız iş” benim aradığım yanıt değil… Bu sorunun cevabı kişiden kişiye değişse de benim aradığım yanıt, işletim sistemi olacaktı.

İşletim sistemi neden önemli? Çünkü her türlü işimizi onun üzerinden yaparız. Yeni bir donanım ya da yazılımı bilgisayarımıza kurmak istediğimizde kaprisli olan her zaman kendisidir. Kurallar kesindir, beğenir ya da beğenmez.

Dünya üzerinde en fazla tercih edilen işletim sistemi Windows ailesinin herhangi bir üyesi. İhtiyaçlar farklı sürümleri kullanmayı gerektirebileceği için herkes Vista ya da 2000 kullanır demek oldukça yanlış olacaktır. Windows bu kadar fazla tercih edildiği için de haliyle en fazla eleştiriyi de kendisi alacak, beğenilmeme durumunda yer yerinden oynayacak.

Bunlar gayet normal… Bir ürünün müşterisi ne kadar fazla olursa en az memnun kalanlar kadar memnun kalmayanlar da olacaktır. Ancak bu durumda firmanın yapacağı şey elinden geldiği kadar müşterilerini memnun etmeye çalışmak. Kullanıcısı bu kadar çok olunca herkesi de memnun etmek biraz sorun tabii… O zaman en güzeli bir orta yol bulup o şekilde ilerlemek…

İşletim sistemi üreticileri, ürünlerini ihtiyaçlara göre hazırlarlar. Ancak bu ihtiyaçları doğrudan müşterilerine sunmazlar. Aslında ihtiyaçları da üreticiler kendileri belirlerler desem yanlış olmaz. Microsoft, Vista projesini hazırlarken (o zaman ismi Longhorn’du) şöyle olacak böyle olacak demişti. Dediklerinin hepsini yapamasa da bir kısmını yaptı. En azından görsel olarak XP’den daha farklı bir görünüşe sahip birşey vardı karşımızda. Kimisi Vista’ya hemen geçiş yaptı. Kimisi hizmet paketine kadar bekleyeceğim dedi. Kimisi kullandıkları XP’den memnun olduğu için Vista’dan sonraki sistemi beklemeye başladılar. Sonuç ne olursa olsun bir gerçek vardı ki Vista çıkmıştı ve kullanan kullanıyordu.

Bu durum karşısında ben biraz daha farklı birşey yaptım. Artık Leopard kullanıyorum. Yaklaşık 2 aydır, herşeyimi ona emanet ettiğim bir MacBook’um var artık. “Yaa olur mu öyle şey?” diyenlere cevabım ise yazının sonunda…

Ofiste elimin altında Vista’lı bir desktop evimde ise eşimle ortak yine Vista’lı bir dizüstüne sahibim. Windows’ta yapmam gereken şeyleri diğer makinelerde zaten yapabildiğim için Leopard tarafında bir sıkıntım yok.

2 aylık sürede şunu anladım ki Windows üzerinden birçok konuda oldukça sıkıntı çekiyormuşum. Birçok işimi yaparken o kadar zaman kazanıyorum ki ben bile şaşırıyorum.

Leopard ile ilgili yazacak o kadar çok şey varki. 15-20 yıldır PC kullanan birisinin ağzından Leopard maceraları dinlemek isterseniz blog’umda zaman zaman bunları kaleme alıyor olacağım. Takip etmenizi öneririm. (http://blog.pcworld.com.tr/selcuk)

Kategoriler
Yazılım

Windows’ta “Safari” zamanı

Apple’ın yıllardır Mac OS X işletim sistemine dahil ettiği Safari web tarayıcısı artık Windows kullanıcılarının da hizmetinde. Internet Explorer ve Firefox’tan çok daha hızlı sayfa yükleme sunan Safari’nin yoluna Windows kullanıcılarını da katması pazar payını artıracak gibi görünüyor.

safari_logo.jpg

Yazılım hakkında daha fazla bilgi için ya da doğrudan indirmek için sitelerini ziyaret edebilirsiniz.

Kategoriler
Macworld

Eski dostlar bir arada

Macworld Mayıs 2007“Kalbim vurulmuş mudur? / Çarpıp durmuş mudur?” diyor Nil Karaibrahimgil “Bu Mudur” isimli şarkısında…

Biz eski Mac’çiler de kullandığımız bilgisayara her zaman bir aşk duymuşuzdur. Onu her görüşümüzde kalbimiz bir farklı çarpmaya başlıyor. Şimdi gerçek bir Mac aşkının nasıl olduğunu dergi ekibiyle birlikte yaşadığımız şu olaydan aktarmak istiyorum:

Bir derginin satış gelirinin yanında bir de reklam gelirleri vardır. Reklamdan sorumlu arkadaşlar dergiye reklam alırlar ve bu reklamlar dergiyle, konuyla ilgili olur genellikle. Sektör dışından çok fazla reklamlar dergilerde yer almaz. Bundan 3-5 sene önce reklamcı arkadaşlar Mac ürünlerinin yanında PC ürünleri de satan bir firmadan dergiye reklam almışlar. Bu gayet normal bir durum. O firma, istediğini satmakta ve istediği ürününün reklamı yapmakta serbest. Firma reklam çalışmasında PC’ye ait ürünlerini biraz daha fazla kullanmış. Kullanmış diyorum çünkü biz bu durumun farkına dergi basıldıktan birkaç gün sonra varabildik.

Kategoriler
PC World

Vista, kullanıcıları sınıflandırılabilir mi?

Ocak ayının 30’u, bir kısım bilgisayar kullanıcısı için milat sayılabilir. Uzun süren bir bekleyişin ardından nihayet istediklerine kavuşan insanlar kendilerini şanslı olarak görüyorlar.

Bildiğiniz gibi geçen ayın başında Vista’nın satışa çıkması ile yıllardır bekleyen birçok kullanıcı Vista kullanmak ve Vista’nın keyfini çıkarmak için kullandıkları işletim sistemlerini hemen terfi ettirdiler. Bir kısım kullanıcı ise hiçbir düzenlerini bozmadan sanki yeni bir şey olmamış gibi hayatlarına rutin bir şekilde devam ederek bilgisayarlarını XP üzerinde koşturmaya devam ettiler. Bizim Niso da bu şekilde düşünenlerden… İlerleyen sayfalardaki makalesinde de bahsettiği gibi “Yeni bir işletim sistemine geçmenin altın kuralı, ilk servis paketi çıkana kadar beklemektir.” ifadesi Niso gibi düşünen kullanıcıların ortak sloganı olmuş durumda…

Genel olarak Niso ve onun gibi düşünenlerle aynı fikirdeyim diyebilirim ancak Vista için bu kural ne kadar geçerli onu tartışmak gerekiyor. Windows XP özellikle ikinci hizmet paketinden sonra oldukça “stabil” bir konuma geldiğini düşünüyorum. Lisanslı bir şekilde XP kullananlar güncellemelerini periyodik olarak yaptıkları için bir sıkıntıları yok. Ancak XP’leri korsan olanlar tabii ki her şekilde şikayetçi olacak; kurtçuk, böcek, örümcek gibi şeylerle sürekli olarak boğuşacaklar.

Microsoft stabil XP’de yakaladığı “güveni” Vista’da sürdürecektir diye tahmin ediyorum. İnternetteki kullanıcı forumlarındaki tartışmalardan da takip ettiğim kadarıyla yalnız değilmişim. Benim gibi düşünen insanlar olduğu gibi Niso gibi düşünenler, önceki deneyimlerinden edindikleri tecrübelere göre şimdilik terfi etmeyi düşünmüyorlar.

PC World Online’da da bu konuda bir anket yaptık. Anket sonucunda “Henüz erken olduğunu düşünüyorum” ile “Pahalı olduğu için ilgilenmiyorum” seçenekleri en fazla oyu almış durumda. Genel olarak PC World Online ziyaretçileri de şimdilik Vista terfisi düşünmüyor diyebiliriz.

Sonuçta er ya da geç Vista kullanacağız. Kimi teknoloji yazarlarına göre kullanımı zor olsa da bence Vista’ya terfi etmek için daha fazla beklemeye gerek yok. İsimleri değişmiş olsa da her şey XP’ye benzer tarza konumlandırılmış. 15 dakika gibi bir sürede yeni yerlerine alışılıyor.

Bu ayki dergiden ilginizi çekeceğini düşündüğüm konuların başında Vista ve Crack konusundan sonra, Levent’in hazırladığı projeksiyon testine mutlaka göz atmanızı öneriyorum. Vista ve Crack konusunda köşemde bahsetmek istemiyorum; sürprizi bozulmasın. Ancak sinema perdesinde film izlemek herkesin hayali. Levent geçen ay boyunca her projeksiyon cihazını Test Merkezi’nde tek tek kurarak test adına çeşitli aktivitelerde bulundu. Her ne kadar kendisi bu duruma iş dese de görünen durum öyle değildi. Çünkü herkes harıl harıl çalışırken o sürekli Lost, Prison Break ve Supernatural dizileri hakkında kritikler yapıyordu. Ofis halkı evlerine giderken; Levent, işim var diyerek ofiste kalmasını test işlemi bitince anladık. Projeksiyon cihazları ile bu kadar haşır neşir olunca tadından yenmeyecek bir testi ortaya çıktı. Ofis ve şirket çalışanlarından evlerine bu cihazlardan almak isteyenler bile oldu.

Ayrıca son olarak bu ay yeni başlattığımız abonelik kampanyamızı hatırlatmak istiyorum. USB bellek herkesin ihtiyacı. Bir zamanlar 32 ya da 64 MB kapasiteye sahip olanları kullanırken şimdiler GB sınırı aşılıyor. Biz de dergimize bir yıllık abone olan okuyucularımıza hiçbir fiyat artışı yapmadan 12 sayı dergi fiyatına aboneliğin yanında 1 GB kapasiteli USB bellek hediye ediyoruz. Eğer sizin de her cebe sığacak, depolama alanı büyük bir yedekleme birimine ihtiyacınız varsa bu fırsatı kaçırmamanızı öneririm.

Kategoriler
Macworld

O kadar şanslıyız ki; teşekkürler Apple

Bilgisayarlarını sadece iş için kullanan Mac kullanıcılarına bir iki haber vermek istiyorum. İşlerinden başını kaldıramayacak olan Mac tutkunlarını, bilgisayar dünyasında neler olduğu konusunda bilgilendirmek bizim asli görevlerimiz arasında yer alıyor. Bir Mac’e sahip olan ya da Mac’e meraklı olan kullanıcılar zaten gelişmeleri ve yenilikleri dergimiz aracılığıyla takip ediyorlar. Bilgisayar dünyasının ya da PC dünyasının gündeminde şu sıralar yeni bir işletim sisteminden söz ediyor. Microsoft’un uzun zamandır üzerinde çalıştığı ve milyarlarca dolara mal olan bu işletim sisteminin meraklısı olduğu kadar uzak duran kullanıcıları da yok değil.

IT sektörünün önde gelen birçok ismi bu yeni işletim sistemi ile ilgili ilk görüşlerini uzun zamandır bildiriyorlar. Gelinen noktada bilgisayar dünyası ikiye bölünmüş durumda. Bir taraf “Vista’ya hemen geçin” derken diğer kesim ise; “oturmuş bir sistem var (XP), biraz bekle ondan sonra terfi et” diyor.