E-posta bizim için vazgeçilmez bir iletişim aracı. 6. duyu organımız gibi oldu desem yalan olmaz. Öğlen yemeğe çıkmak için bile “haydi yemeğeeee….” başlıklı postalar atan kişiler tanıdım ben bu iş hayatımda…
Günde yüzlerle ifade edilen adetlerde e-posta alır durumdayız. E-posta öyle bir hal alıyor ki bizim için; bunları almak değil gelen postalara cevap vermek, saklanacakları klasörlemek, randevuları takvime işlemek her sabah mutlaka yapılması gereken işlerimiz arasında yer alıyor.
Bu “posta” trafiği arasında bir de eşden dosttan gelen “kopacaksın”, “süpper”, “+18 DİKKAT” gibi antin kuntin postalarla boğuşmak sinir katsayımıza rating katıyor. Bu postaların içerisinde öyle ilginçleri yer alıyor ki hayretler içerisinde kalıyoruz. Gökhan bu ay bu tür e-postalara yer verdi kapak konumuzda… İlerleyen sayfalardaki bu yazıyı okuyunca siz de bu postaları bir yerlerden hatırlayacaksınız. Çünkü bu postaların aynısı ya da bir benzeri mutlaka size de gelmiştir. Bu konuda Gökhan’ın isyanı ise bunları gönderenler öyle işi gücü olmayan, boş boş internette takılan kişiler değil; gayet iş sahibi, iyi bir şirkette iyi bir pozisyonda çalışan kişilerden almak. Bu durum insanın şaşkınlığını bir türlü üzerinden atamamasına sebep oluyor. E-posta bu kadar insani bir ihtiyaç durumumuza gelmişken bir de bu tür “işkenceler” insanı güldürmek yerine oldukça fazla bir şekilde kızdırıyor.
Bu türlü gün içerisinde gelişen ve zamanınızı oyalayan e-posta güreşi sonrasında eve gidip dinlenme istediği akşam saatlerine doğru tüm ofis ahalisinin gözlerinden belli oluyor. Derginin ilerleyen sayfalarında yer verdiğimiz ücretsiz MMORPG’ler arkadaşların birçoğunun akşam ve gece eğlencesi. Aylık ödeme yapmak zorunda kalmadan oynayabileceğiniz 10 adet ücretsiz MMORPG’den birisi mutlaka sizin de ilginizi çekecektir.
Bu ay mutlaka göz atmanızı önereceğim ve bu sayının arşivlerinizde uzun süre kalmasını sağlayacak olan bir diğer konu ise 48 ipucu. Aynı yazılımları kullanarak daha fazla performans sağlamanızı sağlayacak olan yazılımları bir araya getirdik. Ayrıca bu yazılımları ayrı bir tablo halinde sıraladık. Lazım olmaz demeyin, bir gün gerekebilir.
Son önerim ise DVD’mizden… Pardus 2008’i de bulacaksınız bu ay ki DVD’mizde… Pardus ile ilgili bir yazı dergide yer alıyor ama zamanınız olursa Pardus 2008’i sisteminize yükleyerek bir denemenizi şiddetle öneriyorum. Eğer daha önce Linux kullandıysanız farkı hemen anlayacaksınız. Eğer daha önce hiç Linux kullanmadıysanız korkmayın, alışmak sanıldığının aksine hiç de zor değil. Türkçe olduğu için sorunsuzca pek yardıma ihtiyacınız olmadan kullanabilceksiniz.
Bir sonraki sayıda görüşmek üzere…
Not: Ağustos 2008 Editörden yazısıdır.